HÜNKÂR HACI BEKTAŞ VELİ

Horasan Piri Hünkâr Hacı Bektaş Veli, bugün İran sınırları içinde bulunan Horasan Eyaletinin Nişabur şehrinde dünyaya gelmiştir. Asıl adı Seyyid Muhammed bin İbrahim Ata’dır. Doğum ve ölüm tarihleriyle ilgili birçok tarihten bahsedilmektedir. Sulucakarahöyük’te Hakk’a yürümüştür.

Hocası Lokman Perende tarafından Hacı Bektaş Veli, Horasan’dan 1281 yılında Ahmet Yesevi Dergahı’ndan  “Bektaş seni Urum’a saldık. Git ve oraları irşat et” telkiniyle Anadolu’ya gönderilmiştir. Ehl-i Beyt’e kendini adamış bu ulu mürşit binlerce kilometreyi aşıp,  kardeşi Menteş’le birlikte Anadolu’nun Sivas şehrine gelmiştir. Burada Şeyh Edebalı’yla birlikte Baba İlyas’ın elini öpmüş talibi olmuştur. Sivas’tan ayrılarak Kayseri, Nevşehir üzerinden Sulucakarahöyük’e gitmiştir.

Anadolu’da Selçuklu Devleti’ne Baba İlyas, Baba Resul ve Baba İshak’ın başlattığı Türkmen ayaklanmalarına Şeyh Edebalı ile birlikte destek vermediği anlaşılmaktadır. Ancak kardeşi Menteş bu ayaklanmalarda bulunmuş ve Hakk’a yürümüştür. Ayaklanmaların sonunda Selçuklu Devleti zayıf düşmüştür.  Selçuklular 1243 yılında Kösedağ Savaşında Moğollara yenilerek yıkılış sürecine girmişlerdir. Hacı Bektaş Veli’nin desteğiyle Şeyh Edebalı kızını Osman Bey’e vererek Osmanlı Devleti’nin kuruluş temelini atmışlardır. Osman Bey’den sonra oğlu Orhan Gazi,  tamamen padişaha kul olan ve devlete kendini adayan Türkmen alp askerlerden oluşan Yeniçeri Ocağını kurarak Hacı Bektaş Dergâhına bağlamıştır. Daha sonra  Yeniçeri Ocağına evlenmeleri yasaklanan ve aile bağları olmayan devşirmeler alınmıştır.

Doksandokuzbin Horasan erenlerinden olan Hünkâr Hacı Bektaş Veli Hünkâr isminden anlaşılacağı gibi Türkmen’dir. Çok iyi bir eğitim almıştır. Ahmet Yesevi öğretisiyle yetişmiştir. Alevi-Bektaşi inanışının piri ve ser çeşmesidir. Anadolu bozkırının sönmeyen ateşidir. Ehlibeyt sevdalısıdır. İlim, irfan, hoşgörü ve tevazu sahibidir. Irkçı söylemlere karşı çıkarak tüm insanlığı bir görmüştür. Alevi inanışının temellerinden olan 4 kapı (şeriat kapısı, tarikat kapısı, marifet kapısı, hakikat kapısı) 40 makamına bağlıdır. . “Eline diline beline sahip ol” diyerek edepli olmayı, ahlaklı olmayı ve erdemli olmayı anlatmıştır. Hünkar bu söylemiyle; el derken senin olmayanı alma ve eline yani vatanına sahip çık demiştir. Diline derken kötü söz söyleyip kalp kırma ve konuştuğun ana diline sahip çık demiştir. Beline derken harama uçkur çözme ve soyuna nesline sahip çık demiştir.

Hacı Bektaş Veli, binlerce derviş yetiştirmiştir. Horasandan aldığı Türk Kültür ve geleneğini, Anadolu ve eş zamanlı olarak Balkanlara taşımıştır. İbadet dili olarak Türkçe kullanmıştır. Alevi-Bektaşi inancını dergâhında yetiştirdiği dervişler ve dervişlerine görevli olarak gönderdiği bölgelerde ocak-tekke kurdurarak temellendirmiştir.  Bu bölgelerin Türkleşmesi ve İslamlaşmasında büyük rol oynamıştır. Hacı Bektaş Veli dervişleri Türk Dilinin Balkanlarda var oluş nedenlerinden bir tanesidir. Günümüzde Arnavutluk, Kosova, Makedonya, Bulgaristan, Macaristan ve Yunanistan gibi Balkan ülkelerinde Türkçe ibadet eden Alevi-Bektaşi toplulukları yaşamaktadır.

Hacı Bektaş Veli döneminde Anadolu’nun ileri gelen şeyh ve dervişleriyle yakın ilişkiler kurmuştur. Bunlardan bazıları Konya’da Mevlana Celalettin, Gülşehir’de (Kırşehir) Ahi Evran ve Seyyid Mahmud-ı Hayrani’dir. Kendisi kırsalda bulunan Türkmenlerin,  Ahi Evran ( Asıl adı Nasireddin Mahmud) da şehirdeki esnafların başı olmuştur.

Hacı Bektaş Veli’nin en önemli eseri Makalat’tır. Arapça yazılmıştır. Velayetname adlı eserinde taliplerinden Said Emre’nin Türkçeye çevirdiği söylenir. Hünkâr Hacı Bektaş Veli 1338 senesinde Sulucakarahöyük’te Hakk’a yürümüştür.

Hacı Bektaş Veli bir dörtlükte şöyle anlatılmıştır:

“Rengimiz güldür bizim, gül gibi açacağız

Gönüllere aşk ile sevgiler saçacağız.

Hak hakikat yolunda bir yüzümüz var bizim

Olduğumuz gibiyiz ve öyle kalacağız”.

Bu yazıyı yazarken, yazım aşamasında değerli görüş ve bilgilerine başvurduğum Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Medine Sivri’ye yolum ve inancım adına teşekkürü bir borç bilirim.

İyi ki var.                                                                                                     01.12.2020

 

Muhsin ULUPINAR

Ersin Çivi

Bilişim dünyasında 1999 yılından günümüze yazılım geliştirme uzmanı. 2004 Yılından günümüze halen aktif olarak Zeron Bilgisayar ve Bilişim Teknolojileri'nde Yönetici.